Aşk sizin için nedir? Sözlükler, aşka her şeye karşı duyulan yoğun sevgi ve bağlılık duygusu olarak tanımlıyor; sizin için ne ifade ediyor?
Şubat ayı yaklaşıyor, bu da Sevgililer Günü’nün kapıda olduğu anlamına geliyor. Her yıl, sevgililer günü yaklaşırken pek çok soru zihinleri meşgul eder. Biz de 14 Şubat öncesinde bu konuyu biraz derinlemesine incelemek istedik. Birçok kişi için yapılacaklar listesi oldukça net; sabah erken saatlerde en sevdikleri çiçeklerle hazırlanmış bir aranjman gönderilecek ve akşam için güzel bir restoranda rezervasyon yaptırılacak. Tabii ki hediyeyi de unutmamak gerekiyor! Küçük bir hediye de alınıyor.

Bazı kişiler bunları klişe fikirler olarak değerlendirebilir. Bu durumda, ilginç hediyeler arayanları şu başlığa yönlendirebiliriz: Sevgililer Günü İçin İlginç Hediyeler. Farklı hediyelerle sevgililerini şaşırtmak isteyenler elbette var. Ancak yemek, çiçek ve hediye kavramlarının klasik olduğunu düşünenler için bu yazımızda elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışacağız.
Sevgililer Günü İçin Klasik ama Şık Hediye Seçenekleri
Sevgi denince akla ne gelir? Aşk, insanlarda derin ve karmaşık hisler uyandırdığı için bu duyguyu anlamlandırmak oldukça zordur. Birçok kişi aşık olduğunu kaybettikten sonra anlar. Aşk; varken değerini bilmemiz gereken en önemli histir. Sevgililer Günü ise aşkın gerçek anlamda kutlandığı, sevgililerin hislerini en saf ve güzel biçimde yaşadığı zamandır…
Aşk ve Sevgililer Günü denilince akla gelen iki kelime; çiçek ve çikolata! Sevgilinizin en sevdiği çiçeklerle güne başlamasını görmek için sabırsızlandınız mı? Çiçekler ve çikolatalar, tüm özel günlerde olduğu gibi, Sevgililer Günü’nde de sıklıkla tercih edilen hediyelerdir.
Çikolata aşık olma hormonunu artırıyor!
Evet, çikolata dedik. “Çikolata ile ne alakası var?” diye düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz! Bilim insanları, aşkın molekülü olarak tanımlanan feniletilamin hormonunun çikolata yedikten sonra arttığını vurguluyor. Çikolatanın (çok fazla tüketmediğimiz sürece) birçok faydası olduğu biliniyor, aynı zamanda afrodizyak ve serotonin etkisi de taşıdığını biliyor muydunuz?

Ayrıca çikolata yalnızca serotonin ve endorfin salgılamıyor; aynı zamanda feniletilamin de salgılıyor. Feniletilamin, aşkın kimyası denince akla gelen ilk bileşiktir. Bu hormon, aşık olma eşiğini yükselttiğinden, aşıkların kalp atışlarının hızlanması, ellerin terlemesi ve nefes almakta zorluk gibi belirtilerle ilişkilendirilmektedir. Bu hormonun bir diğer adı ise ‘aşkın molekülü’‘dür.
Bir bilim ve teknoloji dergisinde yayımlanan bir makalede feniletilamin hormonu şöyle tanımlanıyor: “İlk görüşte aşktan sorumlu olduğu düşünülen kimyasal. Görsel uyaranlar kişinin uyanıklığını artırıyor. Aşıkken ortaya çıkan göz bebeklerinin büyümesi, karın bölgesinde kan çekilmesine bağlı kramplar gibi hisler ile dudaklarda ve cinsel organlarda kan akışının artması gibi belirtilere yol açıyor.” Çikolata yedikten sonra bu hormonun artışı sizi de şaşırtmıyor mu? Yani çikolata yemek, bir bakıma aşık olmakla eşdeğer!
Bu nedenlerden dolayı Sevgililer Günü’nün en popüler hediyesi elbette çiçek ve çikolatadır. İnternette birkaç fotoğraf aratarak görebilirsiniz, her romantik karede mutlaka bir çiçek ve bir çikolata bulunur. Afrodizyak etkisi olan ve mutluluk hormonları salgılatan, aynı zamanda tatlı yiyip tatlı konuşmamızı sağlayan çikolatalar, tüm romantik anlarımızın tanıklarıdır. Hem bu kadar etkili hem de romantik ve lezzetli bir şeyi en sevdiklerimize hediye etmek için oldukça ikna edici bir sebep bu.

Çikolatanın Hediye Olarak Verilmesi Geleneği
Peki, romantik bir hediye olarak yiyecek vermek geleneği nasıl başlamıştır? Günümüzde kalpli, güllü kekler, çikolatalar ve kurabiyeler gibi romantik Bonnyfood ürünleri bize güzel anlar yaşatabiliyor. Ancak bu geleneğin kökeni nedir?
İnternette yer alan kaynaklara göre; aşk, mutluluk ve heyecan gibi hisleri tetikleyen çikolatanın, özel günler için iyi bir hediye seçimi olma geleneği Aztekler’e kadar uzanıyor. Kültürel ve mitolojik olarak bizlere müthiş bir miras bırakan Aztekler, 14. ve 16. yüzyıllar arasında yaşamaktaydılar. Bize bıraktıkları en tatlı miras ise kuşkusuz çikolata!

Ancak Aztekler döneminde yazılı kayıtların olmaması, bu konudaki bilgilere kısıtlama getiriyor. M.Ö 1500’lere kadar uzanan çikolata, başlarda “acı içecek” olarak tüketiliyordu. Aşk, romantizm ve tutkunun sembolü olarak görülen çikolata, Aztekler’de afrodizyak etkisi nedeniyle evlilik ayinlerinde kullanılırken; bu uygarlıklar içeceğin rahatlatıcı ve yorgunluk hissini giderici etkilerinin tanrılar tarafından bir lütuf olarak sunulduğuna inanıyorlardı.
Mayalar, bu içeceğin sadece üst tabakadakiler tarafından içilmesine izin veriyordu. Yani, oldukça kıymetli bir yiyecek. Amerika’nın keşfi ile birlikte yayılımı hızlanan çikolata, zamanla herkesin erişimine açıldı ancak değeri hala aynı kaldı. Belki sadece aristokratlara hitap etmiyor ama hediye olarak yine değerli bir seçenek olmaya devam ediyor.
Tüm bu bilgiler bir araya geldiğinde, tarihsel metinler ve bilim insanlarının görüşleri çerçevesinde çikolatanın aşkın yiyeceği olduğu kanıtlanmış oluyor. Ayrıca, çiçekler de mutluluk yarattığı ve aşkın sembolü olduğu gerçeği aşikar. Hem de yüzyıllardır…